Nasreddin Hocanın bir gün karısı ö-lmuş. Bir ay sonra kocası ö-lmuş dul bir bayanla evlenmiş. Evlendiği bayan Hoca ya devamlı eski kocasını anlatıyormuş. Yine bir gün ya-tak-ta kocasını anlatıyordu. ”İşte benim ko-cam şu şekilde yapardı, bu tür yapardı” diye. Hoca sinirlenmiş ve…Devamını izlemek suretiyle gorele doku61nun…
Aman hoca niye attın beni ya-tak-tan? Hocanında yanıtı hazır: -Eeee yatakta bi sen yatıyosun bi ben bide eski ko-can.Ü.çümüz sığamadık sende düştün.Çocuklar, piyasaya gelen Nasreddin Hoca’nın etrafını sarmış. “Hoca, bana düdük al!” demiş biri. “Bana da, bana da!” demiş bir diğeri. Diğerleri de sırayla: “Ben de düdük isterim! ” “Bir adet de bana!”, demişler. İçlerinden yalnızca biri Nasreddin Hoca’ya düdük parası vermiş. Hoca, parayı alıp piyasaya gitmiş. Hoca, akşam pazardan dönünce çocuklar etrafını sarmış. Her biri düdüğünü istemiş. Cebinden bir düdük çıkaran hoca, parayı veren çocuğa vermiş. Diğer çocuklar hep bir ağızdan bağırmış: “Hani bizim düdüğümüz?” Nasrettin Hoca gülerek, “Parayı veren düdüğü çalar”, demiş. Nasreddin Hoca Ya Tutarsa Fıkrası Nasreddin Hoca bir gün gölün kıyısına gider. Elinde koca bir kaşık yoğurdu da yanına almış. Nasreddin Hoca, kaşığındaki yoğurdu göle sokmuş ve yoğurdu göle boşaltmış.
O sırada köylülerden biri onu görmüş ve şaşkınlıkla: “Hoca ne yapıyorsun”, diye sormuş.
Hoca gülümseyerek:
“Gölü mayalıyorum”, demiş. Adam, Hoca’ya bakmış ve gülerek: “Ne diyorsun be Hoca, koskoca göl hiç maya tutar mı?”, demiş. Hoca gülümsemesini hiç bozmadan: “Peki ama ya tutarsa”, demiş. Nasreddin Hoca Gönlüm Buna Razı Olmadı Fıkrası Eşeği ile kasabaya alışverişe giden Nasreddin Hoca; kitap, elma, limon gibi çoğu ağır şey almış. Aldıklarını çok büyükte bir çuvala yerleştirmiş. Çuvalı da sırtına alıp eşeğine binmiş. Yolda giderken Hoca’yı gören köylüler: “Ey Hoca, çuvalı niye kendi sırtına aldın?”, diye sormuşlar. Hoca: “Ne yapayım? Zavallı hayvan esasen beni taşıyor, çuvalı da ona taşıtmaya gönlüm razı olmadı”, demiş.