VOİCEPRESS Azerbaycan Milletvekili Sayın Vugar İsgandarov’la röportajı okurların dikkatine sunuyor:
– Bulgaristan ile Yunanistan arasında Azer doğal gaz aktarım bağlantısı hizmete girdi. Sizce bununla Güney Doğalgaz Koridoru’nun özellikle Azerbaycan doğal gazının Avrupa’nın başlıca enerji projelerinden biri olduğunu söylemek mümkün mü?
– Elbette, bugün Azerbaycan hem siyasi ve ekonomik ilişkilerde hem de Avrupa’nın enerji güvenliğinde tarihi bir rol oynuyor ve Azerbaycan enerji güvenliği alanında önemli bir aktör. Hatırlarsanız bu yılın 22 Mayıs’ında Bulgaristan’ın Kirkovo köyü yakınlarında Azerbaycan doğalgazını Bulgaristan’a ulaştıracak Yunanistan-Bulgaristan doğalgaz enterkonnektörünün (IGB) inşaatına başlandı. Bugün “Güney Gaz Koridoru” ve Yunanistan-Bulgaristan enterkonnektörü ile diğer kaynakların yanı sıra “Şah Deniz 2” sahasından Bulgaristan’a 1 milyar metreküp Azerbaycan gazının taşınması planlanıyor. Genel olarak Güney Gaz Koridoru, aralarında Azerbaycan, Bulgaristan ve Yunanistan’ın da bulunduğu birçok ülkenin ortak çıkarlarını yansıtan önemli bir projedir. Öte yandan, Hazar Denizi’nde üretilen gazın Avrupa’ya ulaşması için koridorun en güvenilir, emniyetli, optimal ve verimli güzergah olduğu vurgulanmalıdır. Düşünün, Azerbaycan uzun yıllardır uluslararası pazarda ve her şeyden önce Avrupa pazarında güvenilir bir petrol tedarikçisi olmuştur. Şimdi Azerbaycan, Avrupa pazarında güvenilir bir gaz tedarikçisi haline geliyor. Yani, Avrupa Birliği ile Azerbaycan arasında enerji alanında stratejik ortaklık konulu Mutabakat Zaptı’nın imzalanması tüm ülkeler için faydalı olacaktır.
– Bulgaristan daha önce doğalgaz ihtiyacının yüzde 80’ini Rusya’dan karşılıyordu. Rusya Ukrayna’ya savaş ilan ettiğinde, Avrupa’ya da enerji savaşı ilan etti. Azerbaycan doğalgazı sayesinde Bulgaristan tüm ihtiyacını karşılayacaktır. Sizce bu eğilim Rusya ile Azerbaycan arasında gerginliğe neden olur mu?
– Böyle bir şey asla tartışılamaz. Resmi Moskova’nın Avrupa’nın Rusya’ya uyguladığı yaptırımları protesto etmek için ilan ettiği enerji savaşına karşı Batılı ülkelerin uzun süredir doğal gaz ihtiyaçlarını karşılamak için alternatifler aradığı herkes tarafından biliniyor. Rusya’nın bu eğilimleri göz önünde bulundurarak kendisine uygulanan yaptırımları kendince protesto ettiğini düşünüyorum. Bu tür faktörlerin Rusya ile Azerbaycan arasında herhangi bir gerginliğe neden olacağını düşünmüyorum. Öte yandan Ukrayna’daki savaşın ne kadar süreceği ve nasıl biteceği dünyadaki güç dengesi gibi faktörlere bağlı. Ancak Sayın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in liderliği ve başarılı politikası sonucunda dünyadaki güç dengeleri ne kadar değişirse değişsin Azerbaycan dengeyi korumasını biliyor…
-Birkaç gün önce Ermenistan iki Kürt PPK teröristini tutuklayarak Türkiye’ye teslim etti. Ermenistan bunu uzun süredir devam eden Kürt-Ermeni birlik ve dayanışmasına rağmen yaptı. Sizce Ermenistan’ın yaklaşımı yakın gelecekte Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişkilerin kurulmasıyla sonuçlanabilir mi? Yoksa Ermenistan’ın bu eyleminin arkasında başka bir şey mi dayanıyor?
– Bu bilginin ne kadar doğru olduğunu söyleyemem. Zira, “Ermenistan” bloğundan Ermeni Parlamentosu milletvekili Gegam Manukyan, Facebook sayfasında bu bilgiyi bildirmesine rağmen, Ermenistan Adalet Bakanlığı, yönetimin cezalarını vatandaşı oldukları ülkede çekmek şartıyla hükümlüleri iade etme yetkisine sahip olduğu için Kürtleri transfer etmediğini açıkladı. Her halükarda bu adımın tartışmasız bir şekilde Azerbaycan ile devamlı barış anlaşmasını imzalamadan Ermenistan ile Türkiye arasındaki normalleşme sürecine geçişi amaçladığı söylenebilir. Artık Ermenistan Moskova’dan artık destek beklemiyor. Bu nedenle Türkiye’nin terörle mücadelede ne kadar dikkatli olduğunu göz önünde bulundurarak, Azerbaycan ile kalıcı bir barış imzalamadan Türkiye ile normalleşme sürecini hızlandırmak istiyor. Karabağ savaşının üzerinden iki yıl geçse de Ermenistan, yetersiz konumu nedeniyle ne ekonomik ne de siyasi olarak bir adım ileri gidemedi. Bu durumda, bugün Ermenistan iç savaşın eşiğindedir. Türkiye ile ilişki kurma taklidinin aç ve zavallı Ermeni halkını sakinleştirebileceği düşüncesiyle yapılan bir eylem olduğunu düşünüyorum.
Ülker Fermankızı